YÜZDE 49'DA EN BÜYÜK PAY ERDOĞAN'IN

7 Haziran sonrası karamsarlığın aşılmasında Erdoğan’ın siyasi gücü ve tecrübesi belirleyici oldu. AK Parti içinden bile henüz uzlaşma zemini oluşmadan ‘koalisyona razı olalım’ sesleri yükselirken, Erdoğan Türkiye’yi istikrara kavuşturdu.

Muhalefet partilerinin tutumu nedeniyle 7 Haziran seçimleri sonrasında ortaya çıkan siyasi kriz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kusursuzca yönetildi. Seçimin hemen ardından kaosa izin vermeyeceğini açıkça ifade eden Erdoğan, zorunlu kalınması durumunda tekrar seçime gidileceği konusunda partileri uyardı. Ülkenin 13 yılda elde ettiği kazanımlardan geri adım atılmayacağını her fırsatta dile getiren ve bu kapsamda adımlar atan Erdoğan, koalisyon görüşmeler sırasında uzlaşmaz bir tavır sergileyen muhalefet partilerine de ülkeyi zor durumda bırakmamaları telkininde bulundu.

Koalisyon görüşmeleri sürecini de yakından takip eden Erdoğan, AK Parti'nin CHP ile yaptığı istikşafi toplantıları sırasında dile getirdiği, "Sayın Başbakan şu anda hükümeti kurma görüşmelerini ana muhalefet partisiyle devam ettiriyor. Koalisyon için tabii kendisi ve partisinin ilkeleriyle de karşı düşüncenin örtüşmesi lazım. Herhalde örtüşmüyorsa intihar edecek hali yoktur" açıklamasıyla kurucusu olduğu partinin ülkenin kazanımlarından asla ödün vermemesi gerektiğini vurguladı.

TERÖRE GEÇİT YOK

Erdoğan'ın kararlı duruşu daha seçim hükümeti bile kurulmadan temmuzda aynı anda Türkiye karşı saldırıya geçen terör örgütleri FETÖ, PKK, DAEŞ ve DHKP-C'ye ağır darbe vurulmasını sağladı. Suruç saldırısı ardından 22 Temmuz'da terör örgütleri PKK, DHKP-C ve DAEŞ'e karşı başlatılan operasyonlarda terörün beli kırıldı. Terör örgütü PKK'nın desteği ile Doğu ve Güneydoğu'da bazı illerde HDP ve DBP'li belediye başkanlarınca ülkede kaos çıkarmak için yapılan öz yönetim provokasyonu ise engellendi. Ülkenin kritik dönemlerden geçtiği anlarda yaptığı müdahalelerle istikrarı sürekli koruyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplumun her kesimden övgü aldı. Erdoğan, Türkiye'nin 2023 hedeflerine giden yolda önemli mihenk taşlarından olan projelerin aksamaması için gerekli hamleleri de yaptı. Yatırımların devam etmesi için iş adamlarını teşvik eden ve onlara güven veren Erdoğan, yurtdışına yaptığı ziyaretlerde de yabancıları Türkiye'ye yatırım yapmaya çağırdı.

TAVRI ETKİLİ OLDU

Milletin sağduyusuna güvenen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'ye yeniden istikrar gelmesinde çok önemli rol oynadığını vurgulayan siyaset uzmanlarının, "Erdoğan müdahale etmeseydi CHP ile koalisyon kurulabilirdi Türkiye istikrarsız bir hükümet deneyimi yaşamış olurdu. Böyle bir sürece girilmesi önlendi. Cumhurbaşkanı'nın, terörle mücadele ortaya koyduğu tavır etkili oldu. Erdoğan, güçlü tek başına bir hükümet oluşumundaki ısrarı, ortaya koyduğu yaklaşım ve azınlık hükümetlerine geçit vermemesi etkili oldu" değerlendirmesi dikkat çekti.

GÜVEN VERDİ YÜZDE 50 OY ALINDI

Devlet Bakanlığı da yapa eski Refah Partili (RP) İzmir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Sabri Tekir, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, seçimle işbaşına gelmiş olması ve AK Parti'nin de kurucu genel başkanı olarak görev yapmasının yanı sıra uzun yıllar başbakanlık görevinde bulunmuş olması nedeniyle seçimlerde tarafsız olmasının beklenemeyeceğine vurgu yaptı. Tekir, "Siyasi çalışmalar kendi bütünlüğü içinde değerlendirilir. Başbakanımızın da istikrarlı duruşu vardı. Cumhurbaşkanımızın kendi duruşu, AK Parti'nin güvenilirliğine katkıda bulundu. İstikrar sağlayıcı, güveni telkin edici bir özellik gösterdi. Yüzde 50'ye yakın sonucun elde edilmesinde en önemli faktör, hem güvenliğe dönük endişelerin giderilmesi hem oluşabilecek istikrar konusunda güven vermesi. Kaotik ortamda muhalefet partilerinin güven telkin etmemeleri böyle bir sonucun ortaya çıkmasını sağladı" dedi.



'DAHİ BİR STRATEJİST'

AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtı söylemleriyle kamuoyunun yakından tanıdığı isimler de 1 Kasım seçimleri sonrası Erdoğan'ın üst düzey liderlik kabiliyetini kabul etmeye başladı. Sosyal paylaşım sitesi Facebook hesabından açıklama yapan Aziz Nesin'in oğlu Nesin Vakfı yöneticisi Prof. Dr. Ali Nesin'in, "Erdoğan üst düzey, dahi seviyesinde bir stratejist. Bunu kabul edelim ve kiminle uğraştığımızı kabul edelim" ifadesi dikkat çekti.

CEPHE ALANLAR ŞİMDİ TEBRİK EDİYOR

Emekli Konsolos Vahit Özdemir, 1 Kasım seçiminin devletin sahipsiz olmadığını gösterdiğini vurguladı. "Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu, PKK ve DAEŞ terörünün üzerine kararlılıkla gitmiştir. Bu seçime Cumhurbaşkanı'nın vizyonu damgasını vurmuştur" diyen Özdemir, şöyle devam etti: "Halkımız koalisyon olmaması için istikrarı tercih etmiştir. Yüzen gezen oylar tekrar yuvasına yani AK Parti'ye dönmüştür. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 aylık süreçte gerçek bir lider olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. 5 aylık süreçte terör zirve yapmış ve ekonomideki daralma halkımızı bunaltmıştı. Sigara dumanı kadar ağırlığı olmayan yarı aydınlarımız koalisyonu engellediği gerekçesiyle Cumhurbaşkanına karşı açıkça cephe aldılar. Şimdi ise Erdoğan'ın dik ve kararlı duruşundan dolayı tebrik ediyorlar. Bu süre zarfında Ahmet Necdet Sezer veya Ekmeleddin İhsanoğlu gibi bir Cumhurbaşkanı görevde olsaydı Türkiye Allah korusun felakete sürüklenirdi. Sağduyulu seçmenlerimiz 2001 krizini unutmadığını 1 Kasım seçiminde açıkça ortaya koymuştur.

YURTDIŞI İCRAATI GÖRDÜ

Yurt dışından tatile gelen vatandaşlarımız AK Parti hükümetlerinin icraatlarını gördükten sonra teveccühlerini AK Parti'den yana kullandılar. Fiziki ve yasal engellere rağmen yurt dışındaki seçmenin yüzde 50'ye yakın bir oranda sandığa gitmesi de çok önemli bir durumdur."

YÜZDE 49'DA EN BÜYÜK PAY ERDOĞAN'IN

A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür de AK Parti'nin seçim başarısında Erdoğan faktörünün etkili olduğunu belirtti. Gür'ün yaptığı ankette yer alan, "Neden AK Parti'yi seçtiniz?" sorusuna seçmenin yüzde 70,3'lük kısmı "Hizmetlerinden dolayı" cevabını veriyor. Gür, a haber'de bu soruya verilen cevabı şöyle değerlendirdi: "AK Parti'nin hizmetleri meselesini bugünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan'la ilişkilendirmek mümkün, çünkü AK Parti'nin 13 yıllık iktidarında Erdoğan başbakanlık yapıyordu."?Seçmene AK Parti'ye neden oy verildiği sorulduğunda ise, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan için' cevabı alınıyor. Gür'ün araştırmasına göre 1 Kasım'a giderken AK Parti'nin oyu yüzde 40,7'ydi. Kendi seçmeninden yüzde 0.2 oy kaybeden AK Parti; MHP'den yüzde 3,2, CHP'den 2,1, HDP'den yüzde 1,5, diğer oylardan yüzde 1,6 ve 7 Haziran'da sandığa gitmeyen seçmenden 0,4 oy alarak oylarını yüzde 49,5'e çıkardı.

Tam Yol Devam !